Atatürk Üniversitesi Senatosu “Amerika Birleşik Devletleri'nin Türkiye’ye Yönelik Uyguladığı Ekonomik Yaptırımlar” ile ilgili bir açıklama yayımladı.
16.08.2018 günü 12 sayılı oturumda alınan 84 sayılı Senato Kararı şu şekildedir:
Türkiye-ABD ilişkileri tarihin en gerilimli dönemlerinden birini yaşamaktadır. ABD Başkanı Donald Trump'ın onayladığı yasayla, ABD’nin küresel liderlik projeksiyonu, bugün artık dolar bazlı finans ve ticaret sistemini askerî kompleksiyle destekleyerek isteklerini kabaca dikte ettirmeye dönüşmüştür.
Yönetime geldiği ilk günden itibaren, sadece Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve başka birçok ülkeye karşı hukuk dışı sistematik uygulamalar yürüten Trump Yönetimi, bu günlerde Türkiye’ye karşı ekonomik unsurları, yerleşik uluslararası ticari hukuk kurallarını da hiçe sayarak bir silah gibi kullanmış, ülkemize karşı ekonomik bir savaş başlatmış durumdadır.
Türkiye, Ankara merkezli, kendi çıkar ve değerlerini öncelerken herhangi bir aktöre bağımlı olmaksızın tesis edilen bir siyasi anlayışa yönelmiştir. ABD ise eski tarz bağımlılık ilişkisinin devamı konusundaki isteğini ve tavrını örtülü biçimde, dolaylı yollardan göstermeye çalışmaktadır.
Stratejik çok boyutlu ilişkilerimiz çerçevesinde her zaman dost ve müttefik ülkeler olarak, diplomasiyi ön planda tutan devlet kültürlerine sahip olmamıza rağmen; müttefikimiz ABD ile ilişkilerimiz, son ABD hükûmetiyle birlikte üzülerek görüyoruz ki diplomasinin gereklerinden uzaklaşılan, inişli çıkışlı seyir izleyen gitgide istikrarsız bir hâl almaktadır.
Türkiye-ABD ilişkilerinde son beş yılda yaşananlar ve Türkiye'nin bu ilişkiden dolayı ödediği bedel, Devletimizin bu konudaki kararlı adımlarının ne kadar yerinde olduğunun önemli bir göstergesidir. Her yapısal değişimin maliyeti olduğu gibi bu değişimin de Türkiye'ye bir maliyeti olmuş ve son dönemde bu maliyet en çok ekonomi alanında kendini hissettirmiştir.
Askerî darbeler, terör saldırıları ve finansal operasyonlar atlatmış bir ülke olan Türkiye, bugün daha kararlı ve daha dayanıklıdır. Hiçbir tehdit veya saldırı bu durumu değiştiremez.
Son on beş yılda Türkiye, büyüleyici ve yüksek tansiyonlu gelişmelere sahne olan bir siyasi süreçte etkin bir aktör olarak varlık sergilemiştir. Bizim medeniyetimiz, güçlünün haklı olduğu esasını değil, haklının güçlü olduğu değerini esas almaktadır.
Türkiye bir yandan dış politika ufkunu genişletirken, diğer taraftan bağımsızlığından ve egemenliğinden asla vazgeçmeyeceğini açıkça göstermiştir. Ülkemiz; eşitlik, ortak çıkarlar ve ortaklık temelinde tüm ülkelerle ilişkilerini geliştirmeye ve aynı zamanda enerji kaynaklarını ve finansal alternatiflerini çeşitlendirmeye devam etmektedir. Türkiye’nin jeopolitik konumu ve 21. yüzyıl diplomasisinin gerçekleri bu duruşu kaçınılmaz kılmaktadır.
Türkiye- ABD ilişkilerinin sağlam bir zeminde ilerlemesi ülkelerimiz kadar bölgemizdeki istikrar için de son derece önemlidir. Bu gerçeklik ortadayken atılacak her türlü riskli adım iki ülkenin bölgesel iş birliğine ve ülkelerimizin ortak çıkarlarına zarar verecektir.
Bu sebeple ABD'nin almış olduğu ve uluslararası hukuk kurallarına uymayan bu talihsiz karardan bir an önce geri dönmesi gerekmektedir.
Karşılıklı anlayışla stratejik iş birliğimizin korunacağına inanıyor; ABD'nin karşılığı olmayan yaptırım kararından bir an önce vazgeçeceğine ve bu durumun diyalogla çözülerek, ekonomik ilişkilerimize yansımayacağını bundan sonraki sürecin ülkelerimizin siyasi ve ticari çıkarlarına zarar vermeyecek şekilde ilerleyeceğini umuyoruz.
Ürettiği bilgiyi teknolojiye dönüştüren, Türkiye’nin dışarıya bağlı olmayan kendi teknolojisini üreten bir devlet olması yolunda eğitim veren, millî bilinçle, millî hamlelere imza atacak gençlerini bu hedefle yetiştiren, daima Devletimizin millî varlığı ve çıkarlarını gözeten çalışmalarını bu uğurda sürdüren Atatürk Üniversitesi olarak, ABD’nin Türkiye ile eşit bir ilişki kurmak zorunda olduğunu belirterek bağımsız ve güçlü bir ülke olarak ABD’nin hukuksuz dayatmalarına prim verilmeyeceğini, tüm dünyaya ekonomik savaş ilan eden, yaptırım tehditleriyle ülkeleri haraca bağlayan bu düzeni asla kabul etmediğini açıkça dosta düşmana bildiren Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşunun yanında yer aldığımızı kamuoyuna saygı ile duyuruyoruz.
Atatürk Üniversitesi Senatosu