Afrika ülkelerinin birlik ve beraberliğini güçlendirmeyi; egemenliklerini ve kendi toprak bütünlüklerini savunmayı, Afrika’daki her türlü sömürgeciliği ortadan kaldırmayı hedefleyen ve tek bir Afrika Devleti kurmak için mücadele eden Afrika Birliği Örgütünün kuruluş yıl dönümü olan, 25 Mayıs Afrika Günü, bugün birliğe üye 53 Afrika ülkesinde ve birçok farklı ülkede çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.
Afrika Birliğinin ve Afrika halklarının doğum günü kabul edilen bu özel gün, Atatürk Üniversitesi’nde öğrenim görmekte olan Afrikalı öğrenciler tarafından da unutulmadı.
Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi Mavi Salon’da bu yıl ikincisi düzenlenen, yaklaşık 20 farklı Afrika ülkesinden gelerek önce DİLMER’de Türkçe eğitimi alan sonra da Üniversitenin çeşitli fakültelerinde eğitimlerine devam eden 30 Afrikalı öğrencinin hazırladığı program büyük beğeni topladı.
Programda konuşan Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Takkac, Atatürk Üniversitesi’nin uluslararası bir kurum olarak Türkiye’de önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, Türkiye’nin dört bir tarafından gelen öğrenciler olduğu gibi dünyanın da her yerinden gelen öğrencilere sahip olduğunu belirtti. Takkac: “Öğrencilerimiz yoğun, kaliteli, geleceğin emin adımlarla oluşturulmasını sağlayan bir eğitim programı alıyorlar. Bu programlardan mezun olduktan sonra kimileri Türkiye’de, kimileri kendi ülkelerinde, kimileri ise başka ülkelerde çalışarak hem geçimlerini sağlıyorlar hem de o ülkelerin kalkınmasına ve ilerlemesine katkıda buluyorlar” dedi.
Atatürk Üniversitesi Dış İlişkiler Ofisi Koordinatörü Prof. Dr. Fahri Yavuz ise Atatürk Üniversitesi’nde ağırlıklı olarak Afrikalı öğrencilerin bulunduğunu ifade ederek, üniversitelerimizin uluslararası standartlarda birer üniversite olmaları gerektiğini söyledi. Yavuz: “Uluslararasılaşma, yabancı öğretim üyesi ve öğrenci sayısının artmasıyla doğru orantılı şekilde gerçekleşebilir. Hem bizim üniversite olarak uluslararası öğrencilere sahip olmamız, hem de bizim öğrencilerimizin dünyanın değişik ülkelerinde öğrenci veya öğretim üyesi olarak bulunmaları çok önemli. Bu anlamda rakamlara baktığımızda uluslararasılaşma oranımız yüzde 4 civarında. Bunun en kısa zamanda yüzde 10 veya yüzde 20’ye çıkması gerekir” şeklinde konuştu.
Afrika kıtası dolaylarından şu anda 60 civarında öğrenci olduğunu ve her sene bu sayının yüzde yüz arttığını belirten DİLMER Müdürü Prof. Dr. Osman Mert, Afrika Günü’nün sömürgecilik sonrası 1963’te ortaya çıktığını söyledi. Mert: “İnsan hakları, sömürgecilik, soykırım gibi kavramlar batıdan çıkmıştır. Bizde nedense hep batılılara karşı kendimizi savunma pozisyonunda bulmuşuz. Afrika’da onlarca ülke İngilizce ve Fransızca konuşuyor. Sanırım bu durum da kimin emperyalist olduğunu ortaya koyuyor. Tarihte, elinde güç bulunmasına rağmen zulmetmeyen ve başkalarının kültürünü elinden almayan tek kültür bizim kültürümüzdür” dedi.
Video ve slayt gösterileri eşliğinde “Atatürk Üniversitesi Afrikalıları”nın, Kara Kıta Afrika’yı rengârenk ve detaylı şekilde tanıttıkları programda Afrika’nın yerel dillerinde şiirler okundu, şarkılar söylendi ve geleneksel Afrika danslarından örnekler sunuldu.
Çeşitli sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin de ilgi gösterdiği program üniversite hocaları ve diğer öğrenciler tarafından da takdir ve sempatiyle karşılandı.
BASIN MERKEZİ